Adana Onkoloji olarak sigara veya diğer tütün ürünlerini bizzat tüketmeseler bile dumana maruz kalan insanlar için bu yazıyı hazırladık. Çünkü pasif içicilik olarak adlandırılan, sigara dumanına çokça maruz kalma durumu, akciğer kanseri riskini yüzde 24 oranında arttırıyor. Özellikle son günlerde yaygınlaşan ve kapalı alanlarda da kullanılan elektronik sigaralar ve puff’lar, pasif içiciler için kanser tehlikesini büyütüyor. Gelin pasif içicilik ve kanser ilişkisini birlikte inceleyelim.
Akciğer kanseri erkek ve kadın bireylerde en sık gözlenen kanser türlerinden biri. Ve sigara halen en yaygın kanser sebebi… İstatistik veriler incelendiğinde akciğer kanseri vakalarının yüzde 85-90’ından tütün ürünlerinin sorumlu olduğu görülebiliyor.
Son zamanlarda giderek yaygınlaşan Puff ve elektronik sigara kullanımı, akciğer kanseri riskini arttıran unsurların başında geliyor. Ne yazık ki sigara ve tütün ürünleri kullanmamak, kanserden korunmak için yeterli değil. Zira pasif içicilik, bir insanın kanser olma olasılığını yüzde 24 oranında arttırıyor. Aktif içici dışında kalan insanların dumana maruz kalması, pasif içicilik olarak adlandırılır. Son senelerde yapılan bazı bilimsel araştırmalar pasif içiciliğin de en az aktif sigara tüketimi kadar hastalık ve ölümlere neden olabileceğini gösteriyor.
Dünya ölçeğinde bir milyardan fazla insan aktif olarak sigara veya farklı tütün ürünleri kullanıyor. Üstelik bu sayı giderek artıyor. Bunun yanı sıra tütün dumanına maruz kalmak da en az sigara içmek kadar kalp damar hastalıkları, kanser, inme ve ölüm tehlikesine davetiye çıkartıyor. Çevresel sigara dumanı, sigara kullanmayan kişiler için ciddi bir sağlık tehdididir. Ev içi hava kirliliğinin de en önemli nedeni konumunda bulunan sigara dumanına güvenli bir mesafede durmak gerekir.
Tütün yanarken iki tür duman oluşur. Bunlardan biri sigarayı içen kişi tarafından solunan ana akım dumandır. Diğeri ise çevreye yayılan ve diğer insanlar tarafından solunan yan akımdır. Sigara dumanının yüzde seksen beşi yan akım dumandır. Ana akım sigara dumanında nikotin ve katran gibi zararlı partiküller, filtre tarafından süzülür. Ancak yan akımda bir filtre söz konusu değildir. Bu nedenle yan akımda nikotin ve katran daha yoğun şekilde bulunur. Yani pasif içicilerin maruz kaldığı sigara dumanı daha toksik ve daha kanserojendir.
Pasif içicilik, boğazda, burunda, gözde harabiyet yaratır. Bununla birlikte zatürre, bronşit de pasif içicilikten dolayı ortaya çıkabilir. Sigara dumanı bir ortamda uzun süre kalır hatta eşyaların bile üzerine siner. Bu nedenle kapalı mekanlarda kesinlikle sigara tüketilmemelidir.
Hastalar genellikle kanlı balgam, göğüs ağrısı, halsizlik, akciğer enfeksiyonu, nefes darlığı, öksürük gibi semptomlar gözlediklerinde hastaneye başvururlar. Son dönemde teknolojik gelişmeler, erken tanı şansını arttırdı. Tedavi alanında da büyük gelişmeler söz konusu. 2000’li yıllardan sonra hedefe yönelik akıllı ilaç tedavisi ve immünuterapi uygulamaları sayesinde kanser vakalarında sağ kalım oranı da büyük ölçüde arttı.
Siz de kanserden korunmak için sigara ve tütün ürünlerinden mümkün olduğunca uzak durmaya özen gösterin. Kansere karşı bir adım önde olmak için rutin sağlık taramaları yaptırmaya ve Adana Onkoloji’nin blog sayfasını takip etmeye devam edebilirsiniz.
Doktorlarımız
Blog
İletişim
